harita teknikerleri
 
  Ana Sayfa
  harita kadastro dersleri ve konu içerikleri
  harita ve kadastro teknikerliği
  harita nedir ?
  kadastro
  fotogrametri
  taşınmaz mal hukuku
  gps
  kadastro mevzuatı
  yaşanmış bir hayat hikayesi
  İletişim
kadastro mevzuatı
3402 SAYILI KADASTRO KANUNU
 
 
KANUNUN AMACI : (Madde:1)
5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 1 inci maddesi ile, Kanunun amacı; “ülke koordinat sistemine göre memleketin kadastral veya topoğrafik kadastral haritasına dayalı olarak taşınmaz malların sınırlarını arazi ve harita üzerinde belirterek hukukî durumlarını tespit etmek suretiyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun öngördüğü tapu sicilini kurmak, mekânsal bilgi sisteminin alt yapısını oluşturmaktır.” Şeklinde tanımlanmıştır.
Bu tanımlamayla, günün teknolojik gelişmeleri ve ihtiyaçları dikkate alınarak taşınmazların sınırlarını arazi ve harita üzerinde belirtecek teknik çalışmalar, ülke bütününde ele alınmış ve ayrıca; üretilecek haritalara da nitelik açısından yeni boyutlar getirilmiştir.
Maddede yer alan “ülke koordinat sistemine göre memleketin kadastral veya topoğrafik kadastral haritasına dayalı olarak” deyimi ile soruna ülke bütününde bakılmış, üretilecek haritaların ülke nirengi ve nivelman ağına dayandırılması (bağlanması) hedeflenmiştir. Başka bir deyişle kadastro faaliyetinin teknik yönü tek bir sistem içinde düşünülmüştür. “Kadastral veya topoğrafik kadastral” denilmekle de, kadastro çalışmaları sırasında ihtiyaca uygun harita üretilebilmesi amaçlanmıştır.
Yeni düzenleme ile getirilen “mekânsal bilgi sisteminin alt yapısını oluşturmaktır.” ibaresiyle de; çağdaş şehircilik anlayışına uygun harita üretilebilmesi ve kadastro sonucu elde edilen verilerin haritacılık ile ilgili tüm sektörlerde kullanılabilmesine geçiş yapılabilmesi hedeflenmektedir.
Ülke koordinat sistemine göre memleketin kadastral veya topoğrafik kadastral haritası yapılırken, aynı zamanda taşınmazların malikleri belirlenmesi varsa üzerinde hakların saptanması, eski tapuların yenilenmesi ve tapusuz yerlerin tapuya bağlanması suretiyle Türk Medeni Kanununun öngördüğü tapu sicilinin meydana getirilmesi öngörülmüştür. Böylece, Medeni Kanundan önce ve sonraki dönemlerde taşınmazlar üzerinde meydan gelen eylemli durum ile hukuki durum arasındaki farklılıklar hukuksallaştırılmaktadır.
 
KADASTRO BÖLGELERİNİN BELİRLENMESİ VE İLANI: (Madde:2)
Kadastro Bölgesi: Her ilin merkez ilçesi ile o ile bağlı diğer ilçelerin idari sınırları içinde kalan yerler kadastro bölgelerini teşkil etmektedir.
Kadastro Bölgelerinin Belirlenmesi: Kadastroya açılacak bölgeler, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün teklifi ve bağlı bulunduğu Bakanın onayı ile belirlenmektedir.
İlanı: Kadastrosuna başlanacak bölgeler, en az bir ay önceden Resmi Gazete'de, Radyo veya Televizyonda, bölge merkezinde ve bölgenin bağlı olduğu ilde varsa yerel gazete ile ve ayrıca alışılmış vasıtalarla ilan edilir.
 
KADASTRO EKİBİ VE KOMİSYONUN OLUŞUMU: (Madde:3)
A-    Kadastro Ekibi:
Kadastro ekibi; en az iki kadastro teknisyeni, mahalle veya köy muhtarı ve üç bilirkişiden oluşur. Muhtarın herhangi bir nedenle çalışmalara iştirak edememesi halinde yerine kanuni vekili çalışmalara iştirak eder.
Ormanların sınırlandırma ve tespiti yapılırken, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5304 sayılı Kanunla değişik 4 üncü maddesi hükmü nedeniyle kadastro ekibine, Orman Genel Müdürlüğü taşra teşkilâtınca görevlendirilecek en az bir orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi ile tarım müdürlüklerince görevlendirilecek bir ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisinin de iştirak  ettirilmesi zorunludur.
Kadastronun fenni işlerinin ihale yoluyla yaptırılması halinde, kadastro ekibinde iki kadastro teknisyeni, iki teknisyenin temin edilememesi durumunda yerine bir kadastro teknisyeni görevlendirilebilir. Kadastro ekibine kadastro teknisyeni yerine kontrol memurunun da görevlendirilmesi mümkündür.
B- Bilirkişiler:
Bilirkişilerin Seçimi: Kadastro ekibinde görev alacak bilirkişiler, kadastro müdürünün yazılı talebi üzerine; köylerde köy derneği, belediyelerde ise belediye meclisi, meclisin toplantı halinde olmaması durumunda ise belediye encümenince altı bilirkişi seçilir. Şayet çalışma alanında birden fazla ekip görev alacaksa her ilave ekip için ayrıca üçer bilirkişi daha seçtirilir.   
Bilirkişilerin kadastro müdürünün yazılı talebinden itibaren 15 günlük süre içinde seçilmesi gerekmektedir. Bilirkişilerin bu süre içerisinde seçilememesi veya bilirkişiliklerine engel sebeplerin bulunması ya da seçilen bilirkişilerin idari sınırda yapılan değişiklik nedeniyle yeterli bilgi verememeleri halinde, kadastro müdürünün talebi üzerine mülki amir tarafından o köy veya mahalleden ya da mücavir köy veya mahallelerden aynı sayıda bilirkişi seçilir.
Bilirkişilerde Aranacak Nitelikler
Kadastro ekibinde görev alacak bilirkişilerin;
a) Türk Vatandaşı olması,
b) 40 yaşını bitirmiş olması,
c) Medeni haklarını kullanma ehliyetine sahip olması,
d) En az 10 yıldan beri o mahalle veya köyde ikamet etmesi, 
    (Mülki amir tarafından seçilecek bilirkişilerde bu şart aranmaz.)
e) Yüz kızartıcı bir suçtan kesinleşmiş hüküm giymemiş olması,
f) Türkçe okuma- yazma bilmesi,
Gerekmektedir.
Köy muhtarı veya belediye başkanı tarafından, o köy veya mahallede bilirkişi seçilme niteliklerine haiz yeter sayıda okur-yazar kişi bulunmadığının yazılı olarak kadastro müdürlüğüne bildirilmesi koşuluyla okur-yazar olmayan kişiler arasından da bilirkişi seçilebilir.
Okuma-yazma bilmeyen bilirkişilerin Kadastro Kanununa göre düzenlenecek belgelere sol elinin başparmağını, bu parmak yoksa öteki herhangi bir parmağını basması imza yerine geçer.
Kadastro tutanağı, okuma yazma bilmeyen bilirkişilere okunur ve beyanlarına uygun olduğunun belirtilmesi halinde tutanağa parmak izi bastırılır. Bu durumda, kadastro tutanağının kendisine okunduğu ve parmak izinin bilirkişinin hangi elinin hangi parmağına ait olduğu hususu tutanağın edinme sebebi sütununa yazılarak kadastro teknisyenleri ve muhtar tarafından birlikte imzalanır.
Kadastro müdürlüğünce, köylerde köy derneğince, belediyelerde ise belediye meclisi veya encümenince seçilen bilirkişilerin yaş durumları nüfus müdürlüğünden, sabıka durumları ise Cumhuriyet Başsavcılığından sorulur. Alınan cevaplardan, bilirkişiler arasında yukarıdaki şartları taşımayanların mevcut olduğu ya da seçildikten sonra bilirkişi olma niteliklerini kaybettikleri tespit edilenlerin yerlerine yenileri seçtirilir.
 
Bilirkişilere Yemin Ettirilmesi:
Seçilen bilirkişilere Kadastro Mahkemesinde, bu mahkeme henüz kurulmamış ise Sulh Hukuk Mahkemesinde yeminleri yaptırılır. Mahkemece düzenlenen yemin tutanağı Kadastro Müdürlüğüne gönderilir. Yemin tutanağının aslı müdürlük dosyasında bir örneği de ekip dosyasında saklanır.
Bilirkişilerin Bilgilerine Başvurulmayacak Haller:
 a) Bilirkişinin; kendisine, eşine, usul ve füruna, kardeşine, kardeşinin çocuklarına, eşinin usul ve füruna ait taşınmazların tespitinde,
b) Tespiti yapılan taşınmaz üzerinde hak iddia edenlerden birisi ile bilirkişi arasında dava veya husumet varsa,
c) Tespiti yapılan taşınmaz üzerinde hak iddia edenlerden birisi ile bilirkişi arasında (a) fıkrasında açıklandığı gibi hısımlık varsa,
d) Belediye tüzel kişiliği adına yapılacak tespitlerde, belediye meclisi veya encümeni, köy tüzel kişiliği adına yapılacak tespitlerde ise köy ihtiyar kurulu üyesi olarak görev yapan bilirkişilerin,
Bilgilerine başvurulmaz ve bunların yerlerine diğer bilirkişiler ekibe iştirak ettirilir.
Bilirkişiliğe mani bu haller, ekip görevlisi kadastro teknisyenleri, muhtar ve bunların yerine ekibe iştirak edecek kişiler için de geçerlidir.
 
Muhtar ve Bilirkişilerce Kadastro Tutanağının İmzalanmasından İmtina Edilmesi;
Muhtar ve bilirkişiler, herhangi bir nedenle kadastro tutanağını imzalamaktan kaçınırlarsa, kadastro teknisyenlerince muhtar ve bilirkişilerin kadastro tutanağını imzalamaktan kaçınma nedenleri kadastro tutanağının edinme sebebi sütununun uygun bir yerine yazılarak tespit sırasında hazır bulunan diğer kişilerle birlikte imzalanır.
Ormanla ilgili çalışmalara muhtar ve bilirkişilerin katılmaması halinde çalışmalar re’sen devam ettirilir. 
 
Bilirkişilere ödenecek ücret:
Kadastro ekibinde görev yapan bilirkişilere, 6245 Sayılı Harcırah Kanununun 50/5 ve 8/1. maddelerine göre, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce her yılın ocak ayında o yıl içinde bilirkişilere ödenecek ücret belirlenir ve buna göre çalışmalara katıldıkları günler için kendilerine ödeme yapılır.
 
Görevini Yapmayan Bilirkişiler Hakkında Yapılacak İşlem:
Kadastro Müdürü, seçilen ve yeminleri yaptırılan bilirkişilere görevlerini ve geçerli bir mazeretleri olmaksızın görevden kaçınmaları veya gerçeğe aykırı beyanda bulunmaları halinde, Kadastro Kanunun 42 ve 43 üncü maddeleri hükümleri uyarınca yasal işlemlerde bulunulacağını yazılı olarak bildirir.
 
C- Kadastro Komisyonunun Oluşumu ve Görevleri:
Kadastro Komisyonu; Kadastro müdürü veya Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün olumlu görüşü alınmak koşuluyla müdür yardımcısının başkanlığında, kadastro üyesi ve itirazın mahiyetine göre kontrol mühendisi veya tasarruf kontrol memuru olmak üzere üç kişiden oluşur.
Ormanla ilgili itirazların incelenmesinde; itiraza konu tespitlerde görev almamış Orman Genel Müdürlüğü taşra teşkilâtınca görevlendirilecek bir orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi ile tarım müdürlüklerince görevlendirilecek bir ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisinin de kadastro komisyonuna iştirak ettirilmesi zorunludur.
4342 sayılı Mera Kanununun 7 nci maddesinin son fıkrası uyarınca yapılacak çalışmalarda; 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 26 ncı maddesi hükmü nedeniyle komisyonakonu uzmanı Ziraat Mühendisinin dâhil edilmesi zorunludur. Bu nedenle, kamu orta malı nitelikli taşınmazların sırlarının tespitinde, kadastro komisyonu; kadastro müdürü veya müdür yardımcısının başkanlığında, kadastro üyesi ve kontrol mühendisi ile tarım müdürlüğünce görevlendirilecek ziraat mühendisinden oluşturulur.
Kadastro komisyonu, tüm üyelerin iştiraki ile toplanır ve oy çokluğu ile tespit yapar.
Kadastro Komisyonunun Görevi:
Kadastro komisyonunun görevleri, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 7, 8, 9 ve 36 ncı maddelerinde açıklanmıştır. Ayrıca, 4342 sayılı Mera Kanununun 7 nci maddesinin son fıkrasında da, kadastroya açılan köy ve mahalle sınırları içindeki “Mera, yaylak ve kışlak gibi” orta malı taşınmazların sınırlarının anılan yasada öngörülen 4 aylık süre içerisinde Mera Komisyonlarınca belirlenmemesi durumunda, bu görevin kadastro komisyonlarınca yerine getirilmesi öngörülmüştür.
Buna göre;
1- Orman parsellerine, kadastro tutanaklarının düzenlendiği tarihten çalışma alanında ölçülecek orman parseli kalmadığına dair tutanağın düzenlendiği tarihe kadar, orman parselleri dışında kalan taşınmazlara ise kadastro tutanaklarının düzenlendiği tarihten kadastro ekibinin çalışma alanında işinin bittiğini gösteren tutanağın düzenlendiği tarihe kadar yapılacak itirazları,
2- Taşınmazların sınırlarının belirlenmesi veya mülkiyetinin tespiti sırasında, ekip görevlisi kadastro teknisyenleri arasında görüş ayrılığı çıkması, ormanla ilgili sınırlandırma ve tespitler sırasında ise kadastro teknisyenleri ile kadastro ekibinde görev alan orman ve ziraat yüksek mühendisi/mühendisi arasında görüş ayrılığı çıkması nedeniyle gönderilecek kadastro tutanaklarını,
3- Kadastro teknisyenleri ile kontrol elamanları arasında görüş ayrılığı çıkması veya kontrol elamanlarınca yapılması istenen değişikliğin taşınmazın mülkiyetinde, tespit maliklerinin paylarında veya taşınmazın sınır ve yüzölçümünde değişiklik gerektirmesi nedeniyle gönderilecek kadastro tutanaklarını,
4- Kadastroya tabi tutulmayan yerler üzerinde hak iddiasında bulunulması nedeniyle, 3402 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin 4 üncü fıkrası gereğince sınırlandırması ve tespiti yapılan taşınmazlarla ilgili gönderilecek kadastro tutanaklarını,
5- Tarafların dayandıkları kayıt ve belgelerin aynı kuvvet ve mahiyette olması nedeniyle malik tayini yapılmayan ve çözümlenmek üzere kadastro komisyonuna gönderilen taşınmazlara ait kadastro tutanaklarını,
İnceleyerek, gerçek hak sahibini belirlemek, (Kadastro komisyonları bu inceleme sonucunda, kadastro komisyon tutanağı düzenlerler)
6- Emlak vergisi beyan değeri bulunmayan taşınmazların, kadastro harcına ve yargılama giderine esas olacak matrahı tespit etmek,
7- Mera komisyonlarınca, 4342 sayılı Kanun hükümlerine göre, bu yasada öngörülen 4 aylık süre içerisinde mera, yaylak ve kışlak gibi orta malı taşınmazların sınırlarını belirleyerek belgelerini göndermemesi durumunda, bu yerlerin sınırlarını belirlemek,
Görevleri, kadastro komisyonlarına aittir.
 
KADASTRO ÇALIŞMA ALANI, İLAN VE İTİRAZ: (Madde:4)
Kadastro Çalışma Alanı: Belediye sınırları içerisinde bulunan her mahalle ile bu sınırlar dışındaki her köy ayrı bir çalışma alanıdır.
Kadastro Çalışma Alanı İlanı: Kadastrosuna başlanacak çalışma alanları, 15 gün önceden bölge merkezindeçalışma alanında, komşu köy, mahalle ve belediyelerde alışılmış vasıtalarla ilan edilir. İlanın yapıldığı bir tutanakla tespit edilir.
Bu ilanın yapıldığından, mahalli mülki amirine, mahalli kadastro ve hukuk mahkemelerine, tapu sicil müdürlüğüne, maliye kuruluşuna, vakıflar idaresine, il özel idaresine, ilgisi var ise orman idaresi ile  diğer kamu kurum ve kuruluşlarının mahalli ünitelerine bilgi verilerek, kadastrosuna başlanacak köy veya mahalle sınırları içerisinde taşınmazlarının bulunması durumunda, sınırlandırma ve tespitler sırasında değerlendirilmek üzere, bunlara ilişkin bilgi, belge ve haritalarının gönderilmesi istenir.
Ayrıca, Maliye ve Orman kuruluşlarına yazılan yazılarda, çalışmalar sırasında temsilci bulundurabilecekleri de açıklanır.
Kadastro Çalışma Alanı Sınırının Belirlenmesi Yöntemi:
Çalışma alanı sınırının belirlenmesinde; idari sınır kararları, idari sınırla ilgili kesinleşmiş mahkeme kararları, kesinleşmiş orman tahdit haritaları, mahalle taksimat krokileri, sınırda bulunan taşınmazlara ait tapu ve vergi kayıtları esas alınır.
A- Çalışma Alanının Komşu Köy ve Mahallelerle Olan Sınırının Belirlenmesi;
3402 sayılı Kanunun 4 üncü maddesine göre yapılan ilanda belirtilen 15 günlük sürenin bitimini müteakip, kadastro ekibince kadastrosuna başlanacak mahalle veya köyün komşu mahalle ve köylerle olan müşterek sınırlarının diğer bir anlatımla çalışma alanı sınırlarının tespitine başlanır.
Kadastro teknisyenleri; çalışma alanı sınırlarının tespitine hangi gün ve saatte ve nereden başlanacağını, komşu köy ve mahalle muhtarlıkları ile kadastrosuna başlanacak yerin muhtarlığına ve ayrıca varsa belediye başkanlıklarına çalışmalara başlanmadan önce birer yazı ile duyururlar.
Duyuru yazıları; köy ve mahalle muhtarlıkları ile belediyelere, çalışma alanı sınırı tespit çalışmalarına katılacak temsilcilerin belirlenmesi, gerekli belge ve bilgilerin temin edilebilmesi için en az 2–3 gün önceden gönderilmelidir.
Duyuru yazısında; çalışma alanı sınırının belirlenmesinde (mahalle veya köy sınırlarının) görev alacak yetkili kurul üyelerinin, varsa sınırla ilgili belgelerle birlikte çalışmanın yapılacağı gün ve saatte mahallinde hazır bulundurulması, gelmedikleri takdirde yokluklarında elde mevcut belgelere göre çalışma alanı sınırının belirleneceği, belirlenecek çalışma alanı sınırına karşı her mahalle veya köy ile ilgili  çalışma alanı sınır krokisinin tebliğ ve ilan edildiği tarihten itibaren YEDİ gün içinde kadastro müdürlüğüne itirazda bulunulabileceği, bu süre geçtikten sonra yapılacak itirazların dikkate alınmayacağı hususları da açıkça belirtir.
Kadastro ekibince belirlenecek çalışma alanı sınırı idari sınır sayılmamakla birlikte, çalışma alanının komşu köy veya belediyelerle olan müşterek sınırları; idari sınır kararları (Hudutname) ve sınırla ilgili kesinleşmiş mahkeme kararları aynen uygulanmak, bu belgeler yoksa, sınırda bulunan taşınmazlara ait tapu ve vergi kayıtları ile sınıra ilişkin diğer belge ve bilgiler kadastro teknisyenlerince değerlendirilmek suretiyle belirlenir.
Sınırla ilgili kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmakla beraber, karar tarihinden sonra idare kurullarınca idari sınırlarda değişiklik yapılmış ve yapılan değişiklik de kesinleşmiş ise, çalışma alanı sınırının belirlenmesinde idari sınır kararları esas alınır.
İdari sınır kararları ve sınırla ilgili kesinleşmiş mahkeme kararları haritaya bağlanmış ise haritaları zemine uygulanmak suretiyle, haritaya bağlanmamış veya harita fenni sıhhate haiz değilse bilirkişiler ve tarafların göstermelerine göre sınır noktalarının yerleri arazi üzerinde tespit edilerek ölçüsü yapılır ve çalışma alanı sınır krokisi düzenlenir.
Ayrıca, çalışma alanının her mahalle ve köyle ilgili müşterek sınırının tespiti tamamlandığında, bu sınırın hangi belgelere istinaden ve ne şekilde belirlendiği, sınır belirleme çalışmaları sırasında taraflar arasında her hangi bir anlaşmazlık çıkıp çıkmadığı hususlarını içeren bir tutanak tanzim edilir.
Bu tutanak, tarih konmak ve hazır bulunanlar (Yetkili olarak çalışmalara iştirak eden taraflar) ile bilirkişiler tarafından kendi el yazılarıyla "OKUDUM" ibaresi yazılmak suretiyle kadastro teknisyenleriyle birlikte imzalanır.
İdari sınır kararı veya sınırla ilgili kesinleşmiş mahkeme kararının bulunmaması halinde ise, tarafların ve bilirkişilerin göstermelerine ve sınırda bulunan taşınmazlara ait tapu ve vergi kayıtları hangi köy veya mahallede gösteriyorsa taşınmazları o köy veya mahalle sınırları içerisinde bırakılmak suretiyle çalışma alanı sınırının belirlenmesi gerekir.
Belediye sınırları içinde bulunan mahalleler, bir başka köyle veya belediye sınırları içerisindeki mahallelerle komşu değilse, yani kadastrosuna başlanacak mahalle birimindeki çalışma alanı aynı belediye sınırı içerisindeki diğer mahallelerle sınır teşkil ediyorsa, çalışma alanı sınırı mahalle sınırlarını gösterir belgelerden faydalanılmak suretiyle belirlenir.
Çalışma alanına komşu mahalle ve köylerin önceden kadastro çalışmaları sonuçlandırılmış veya devam etmekle beraber çalışma alanı sınırları tespit edilerek kesinleşmiş ise, bu sınırların yeniden belirlenmesine gerek yoktur. Evvelce kesinleşmiş olan bu sınırlar zemine aplike edilip sınır noktaları tespit edilerek aynen alınır.
Komşu köy ve mahalleler kadastro çalışmalarına açılmakla beraber, çalışma alanı sınırı henüz belirlenmemişse, müşterek sınırları o çalışma alanında görevli kadastro ekibi ile birlikte yukarıda ki açıklamalara göre tespit edilir.
Kadastro çalışma alanı sınırının tespiti sırasında, sınır üzerine rastlayan taşınmazlar teknik zorunluluk olmadıkça bütünlüğünün bozulmaması için büyük parçasının bulunduğu tarafta bırakılır. Ancak, taşınmaz içinden sonradan geçen yol, dere ve kanal gibi nedenlerle iki parçaya bölünmüş ve idari sınırda aradan geçen bu tesislere göre belirlenmiş ise, taşınmazın yol, dere ve kanal gibi tesislerin diğer tarafında kalan kısmının komşu çalışma alanı sınırı içerisinde bırakılmak suretiyle çalışma alanı sınırı tespit edilir.
Çalışma alanı sınırının belirlenmesi sırasında taraflar arasında anlaşmazlık çıkarsa (Yani taraflar aynı  sınır noktası üzerinde anlaşma sağlayamazlarsa), anlaşmazlık bulunan sınırlar idari sınır kararı ve sınırla ilgili kesinleşmiş mahkeme kararı, bu belgeler yoksa sınırda bulunan taşınmazlara ait tapu ve vergi kayıtları ile benzeri diğer belgelerden yararlanılmak ve bilirkişi beyanlarından istifade edilmek suretiyle kadastro teknisyenlerince re´sen tespit edilir. Tarafların hangi sınır noktaları arasında anlaşma sağlayamadıkları düzenlenecek tutanakta açıklanır ve tutanağın altına muhalefet şerhleri yazılarak imzaları alınır. Şayet taraflardan birisi veya tamamı düzenlenen bu tutanağı imza etmekten kaçınırlarsa bu husus yine tutanağın altında açıklanmak suretiyle hazır bulunan diğer kişilerle birlikte imzalanır.
Kadastro çalışma alanı sınır krokisi düzenlendikten sonra birer örneği, hazır bulunan taraflara düzenlenecek bir tutanakla, hazır bulunmayan belediye başkanlıkları ile köy ve mahalle muhtarlıklarına ise bir yazı ekinde gönderilerek tebliğ edilir. Ayrıca, çalışma alanı sınır krokisi çalışma alanında ve komşu köy ve mahalle muhtarlıklarında ilan ettirilir. Yapılan tebliğ ve ilanlarda, çalışma alanı sınır krokisinin tebliğ ve ilan edildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde kadastro müdürlüğüne itiraz edilebileceği belirtilir. Kadastro ekibince düzenlenen çalışma alanı sınır krokisinin bir örneği de kadastro mahkemesine gönderilmek üzere kadastro müdürüne teslim edilir.
B- Ormana Komşu Çalışma Alanı Sınırının Belirlenmesi:
Ormanla ilgili çalışma alanı sınırı; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 3 üncü maddesine göre oluşan kadastro ekibince, idari sınırlar ve mahalle taksimatı dikkate alınarak belirlenir.
Ancak, bu sınırlara rastlayan ormanların daha önce 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosu yapılarak kesinleşmiş olması halinde, tescil bütünlüğünün sağlanması açısından bu ormanlar hangi idari birimden orman kadastrosuna tabi tutularak kesinleştirilmiş ise o birimin çalışma alanı sınırı içerisine dahil edilir.
6831 sayılı Orman Kanunu hükümlerine göre yapılan çalışmalarda, orman, birden fazla belde, mahalle veya köyün idari sınırları içerisinde kalmasına rağmen, idari sınırlar ve mahalle taksimatı dikkate alınmaksızın bir bütün  olarak orman kadastrosuna tabi tutulmuşsa, ormanın tescil bütünlüğünün korunması için, orman çalışma alanı sınırı dışında bırakılmak suretiyle çalışma alanı sınırı belirlenir. Bu durumdaki ormanların, Tapu Sicil Tüzüğünün 8 inci maddesi hükmüne göre tescili yapılır.
Ancak, bu tür orman alanları içerisinde köy veya belde gibi yerleşim alanları varsa, burada idari sınıra göre çalışma alanı sınırı belirlenir. Ormanın tescili ise yukarıdaki şekilde yapılır.
Mülga 3116 sayılı Kanuna göre tahdidi yapılmış ormanlar içinde bu fıkralar uyarınca uygulama yapılır.
C- Çalışma Alanı Sınırının İlanı ve İtiraz:
Kadastro çalışma alanı sınır krokisi düzenlendikten sonra birer örneği, hazır bulunan taraflara düzenlenecek bir tutanakla, hazır bulunmayan belediye başkanlıkları ile köy ve mahalle muhtarlıklarına ise bir yazı ekinde gönderilerek tebliğ edilir. Ayrıca, çalışma alanı sınır krokisi çalışma alanında ve komşu köy ve mahalle muhtarlıklarında ilan ettirilir. Yapılan tebliğ ve ilanlarda, çalışma alanı sınır krokisinin tebliğ ve ilan edildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde kadastro müdürlüğüne itiraz edilebileceği belirtilir.
Çalışma alanı sınır krokisinin birer örneği, ilgisi varsa mahalli orman idaresine de tebliğ edilir.
Çalışma alanı sınırına ilan ve tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde;
a) Çalışma alanı ve komşu çalışma alanları muhtar ve belediye başkanları,
b) Çalışma alanı sınırında taşınmazı bulunan gerçek ve tüzel kişiler,
c) Orman idaresinin mahalli kuruluşu,
Tarafından kadastro müdürlüğüne itiraz edilebilir.
İtirazın İncelenmesi: İtiraz eden kişinin, itiraz etmeye yetkili olduğu ve itirazın zamanında yapıldığı anlaşıldığı takdirde, Kadastro Müdürü tarafından itiraz 7 gün içinde incelenerek karara bağlanır ve kararın birer örnekleri taraflara tebliğ edilir.
Kadastro Müdürünün vermiş olduğu karara karşı, kararın tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde Kadastro Mahkemesine itiraz edilebilir. Kadastro Mahkemesi itirazı 15 gün içinde karara bağlar. Kadastro Mahkemesinin bu kararı kesin olduğundan, çalışma alanı sınırı mahkemenin kararına uygun hale getirilir.
Mülki Sınırda Değişiklik: Çalışma alanında ilk parsel için kadastro tutanağı düzenlendikten sonra o mahalle veya köyün mülki sınırında yapılan değişiklik başlanan kadastroyu durdurmaz. Tespit edilen çalışma programının plan ve ilkelerine göre kadastro çalışmaları devam eder. Ancak, çalışmalar tamamlanıp askı ilanı sonucu kesinleştikten sonra mülki sınırdaki değişikliğe göre taşınmazların kayıtları sınırı içinde bulunduğu köy ve mahallenin tapu kütüklerine aktarılır. Fenni belgeleri ve paftaları da buna göre düzeltilir.
 
DAVA LİSTELERİNİN VE DİĞER BELGELERİN ALINMASI: (Madde:5)
a- Davalı Sayılacak Taşınmazlar: 3402 sayılı Kadastro Kanununun 25 inci maddesinde, taşınmaz mülkiyetine ve sınırlı ayni haklara, tapuya tescil veya şerh edilecek veyahut beyanlar hanesinde gösterilecek sair haklara, sınır ve ölçü uyuşmazlıklarına ilişkin kadastroyu ve tapu sicilini ilgilendiren benzeri davalara konu taşınmazların davalı sayılacağı belirtilmiştir.
Dava listelerinin alınması: Kadastro müdürü tarafından, kadastro çalışmalarına başlanmadan önce mahalli sulh ve asliye hukuk mahkemelerine yazılacak birer yazı ile kadastrosuna başlanacak çalışma alanı sınırı (Köy veya mahalle sınırı) içinde bulunan taşınmazlardan, mahkemelerinde davası devam  eden veya karara bağlanmış olmakla birlikte henüz kesinleşmemiş olan davalar varsa,  bunlardan kadastro mahkemesinin görevi içine girenlerin listesi istenir. Dava listelerinde davanın esas numarası, davacı ve davalının adı-soyadı, adresleri, davanın konusu, dava konusu taşınmazın mevkii ve hudutları, varsa davaya dayanak belgelerin cinsi, tarih ve numarası belirtilir.
Kadastro müdürü, mahkemelerden alınan dava listelerini kontrol edip kadastro mahkemesinin görevine girmeyen dava bulunmadığını tespit ettikten sonra kadastro teknisyenlerine imza karşılığında teslim eder.
b- Tapu Kayıt Örneklerinin Çıkarılması:
Tapu kayıtları ve haritalarının çıkarılması ve bunların kadastro çalışmaları sırasında uygulanması 01.08.1991 tarihli ve 1509 sayılı genelge ile açıklanmıştır.
 Kadastro müdürü tarafından görevlendirilecek bir ekip tarafından, tapu sicil müdürlüğündeki zabıt kayıtları taranıp, kadastrosuna başlanacak çalışma alanı sınırı içerisinde bulunan taşınmazlara ait tapu kayıtlarının örnekleri tarih sırasına göre çalışma alanı kayıt defterine (zabıt defterinin boşuna) çıkarılır. Örneği alınan kayıtların düşünceler sütununa kırmızı mürekkepli kalemle "KADASTRO" ibaresi yazılır. Örneği çıkarılan kayıt hisseli ise hisseleri tamamlanır. Kayıtlar üzerinde mevcut hak ve mükellefiyetler, ihtiyati tedbir, haciz, ipotek ve vakıf ilişiği gibi tüm ayni ve şahsi haklar ile takyidatlar örnekleri üzerine aynen işlenir. Kayıtlar haritaya bağlı ise bu haritalarında birer örnekleri alınır ve üzerlerine ait oldukları tapu kaydının tarih ve numarası, çalışma alanı kayıt defterine örneği alınan tapu kaydının yüzölçümü sütununa da (H) harfi yazılarak aralarında irtibat kurulur.
Tapu kayıtları örneklerinin çıkarılma işlemi tamamlandıktan sonra yeniden kontrol edilir ve çalışma alanı kayıt defterine çıkarılan kayıtların doğruluğu ve başkaca çıkarılması gereken kayıt bulunmadığı hususu yazılarak, kaydı çıkaranlar ve kontrol edenler tarafından imzalanır.
Tapu kayıtlarının örneklerinin çıkarılmasından sonra, taşınmazın tapu sicil müdürlüğünde intikal ve satış gibi nedenlerle tedavül veya tapu kaydı üzerinde aynı veya şahsi hak tesisi için talepte bulunulması durumunda, tapu sicil müdürlüğünce kadastro müdürlüğünden tespit örneği istenmek suretiyle talep karşılanır. Talep karşılandıktan sonra, tedavül sonucu düzenlenen tapu kaydının veya ipotek belgesinin birer örneği kadastro müdürlüğüne bir yazı ekinde gönderilir. İhtiyati tedbir veya haciz talepleri ise öncelikle zabıt kaydı üzerinde karşılanır ve sonucundan kadastro müdürlüğüne bilgi verilir.
Çalışma alanına ait olup mahallinde hisse tamamlaması yapılamayan veya eski yazı okuyan bulunmaması nedeniyle çıkarılamayan kayıtlar, tesis tarihi (ay ve yıl) olarak ve sıra numaraları bildirilmek suretiyle TKGM.Merkez Arşivi’nden (Tapu Arşiv Dairesi Başkanlığı) temin edilir. Köy ve mahalle adı bildirilmek suretiyle talep edilecek eski yazı tapu kayıtları ise, zamanında örneklerinin çıkarılabilmesi için Tapu Arşiv Dairesi Başkanlığı ile irtibat kurulur.
c- Vergi Kayıtlarının Çıkarılması: 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 14 üncü maddesinin 3 üncü fıkrasında; 31/Aralık/1981 tarihinde veya daha önceki tarihlerde düzenlenmiş olan vergi kayıtları zilyetliği tevsik edici belge olarak kabul edilmiştir.
Zilyetliği tevsik edici vergi kayıtları;
1) 31/Aralık/1971 tarihine kadar, 2901 Sayılı Arazi Tahrir Kanununa göre tesis edilmiş özel idare tahrir kayıtları,
2) 1/Ocak/1972 tarihinden 31/Aralık/1981 tarihine kadar 1319 Sayılı Emlak Vergisi Kanunu ve değişikliklerine istinaden taşınmazların zilyetlerince vergi dairelerine verilen emlak vergisi beyannameleri;
Olmak üzere ikiye ayrılır.
Ayrıca, 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 36 ncı maddesinin 5 inci fıkrasında, “kadastrosu yapılan taşınmazlara, emlak vergisi son beyan dönemi esas alınarak 492 Sayılı Harçlar Kanununa ekli (4) sayılı tarifede gösterilen oranlarda, kadastro harcı tahakkuk ettirilir." hükmü yer almaktadır.
Bu nedenle, 31/Aralık/1971 tarihine kadar olan özel idare tahrir kayıtlarının örnekleri özel idare müdürlüklerinden, 1981 yılına ait emlak vergisi beyannameleri örnekleri, vergi dairelerinden, devredilmiş ise belediyelerden, en son beyan dönemine ait emlak vergisi beyannamesi örnekleri ise belediyelerden alınır. Özel idare tahrir kayıtları ile 1981 yılına ait emlak vergisi beyan kayıtları tespitlerde, en son beyan dönemine ait emlak vergisi beyannameleri ise kadastro harçlarının tahakkukunda değerlendirilir.
d- Diğer Kuruluşlarca Yaptırılmış Haritaların Alınması: Sınırlandırma ve tespitlerde değerlendirilmek üzere, Belediyeler, Karayolları, DSİ, TEK, BOTAŞ ve Orman İdaresi gibi kuruluşlarca yaptırılmış olan harita ve belgelerinin birer örnekleri bu kuruluşlardan alınır.
 
MEVKİ VEYA ADA İLANI: (Madde:6)
Kadastro Teknisyenleri; kadastro çalışma alanı sınırlarını belirledikten sonra ada bölümleri krokisini düzenlerler ve hangi adada çalışmaya başlanacağını en az 7 gün önceden alışılmış vasıtalarla ilgili köy veya mahalle muhtarlıklarında ilan ettirirler. Çalışmalara herhangi bir nedenle 3 aydan fazla ara verilirse bu ilan yenilenir.
İlanda; kadastrosuna başlanacak adanın, mevki, mahalle ve sokak isimleri açık olarak gösterilir. Ayrıca, kadastrosu  yapılacak ada sınırları içerisindeki taşınmazların malikleri ile bu taşınmazlar üzerinde başkaca mülkiyet veya mülkiyetten gayri ayni hak iddiası olanların belirtilen günde taşınmazlarının başında hazır bulunarak sınırlarını göstermeleri, iddialarını bildirmeleri ve varsa iddialarını kanıtlayıcı belgelerini ibraz etmeleri, gelmemeleri veya temsilci göndermemeleri halinde sınırlandırma ve tespitin gıyaplarında yapılacağı, ayrıca itirazların çalışma alanındaki faaliyetler sırasında yapılabileceği ve belgeye dayanmayan itirazların kabul edilmeyeceği hususları belirtilir ve ilanın yapıldığına dair bir tutanak düzenlenir
 
TAŞINMAZLARIN SINIRLANDIRILMASI: (Madde:7)
3402 Sayılı Kadastro Kanunu ile kadastrosu yapılacak taşınmazların sınırlarını ve hukuki durumunu tespit etme görevi kadastro teknisyenlerine verilmiştir. Ancak, orman ve meraların sınırlandırılmasında ilgili yasa hükümlerine göre yapılır. (5304 sayılı Kanunla değişik 4 üncü madde, 4342 sayılı Mera Kanunu Madde:7)
Kadastro ekibinde görevli kadastro teknisyenleri; ada ilanında belirtilen gün ve saatte, muhtar ve bilirkişilerle birlikte sınırlandırma ve tespit çalışmalarına başlayacakları adaya giderek, burada taşınmazı tasarrufunda bulunduran kişiler ile  aynı taşınmaz üzerinde hak iddiasında bulunan başkaca kişiler varsa, bunların iddialarını dinleyip, ibraz edecekleri belgeler ile tapu ve vergi kayıtlarını, muhtar ve bilirkişilerin ve gerekiyorsa hazır bulunan diğer kişilerin bilgilerinden de istifade etmek suretiyle zemine uygulayıp taşınmazların sınırlarını belirlerler.
Uygulanan kayıt ve belgeler haritaya bağlı ve harita fenni sıhhate haiz ise, taşınmazın sınırları bu haritaya göre belirlenir.
Birbirine bitişik (Hudut) taşınmazlarda sınır ihtilafı varsa ve malikleri de aynı sınır noktaları üzerinde anlaşma sağlayamıyorlarsa, anlaşmazlık bulunan (Davalı taşınmazlar hariç) sınırlar, tapu ve vergi kayıtları ile varsa tapu haritaları zemine uygulanmak ve bilirkişilerle hazır bulunan diğer kişilerin bilgi ve beyanlarından istifade edilmek suretiyle kadastro teknisyenlerince belirlenir.
Şayet, sınır ihtilafı nedeniyle mahalli hukuk mahkemelerinde dava açılmışsa davalı olan sınırlar paftasında mürekkeplenmeyip kurşun kalemli olarak bırakılır ve ayrıca, zeminde halen mevcut olan sınırlar ile tarafların hak iddiasında bulundukları sınırları gösteren ayrı bir kroki düzenlenerek kadastro tutanağına eklenir.
Tapuda ifraz görerek parçalara ayrılmış bulunan taşınmazların sınırları belirlenirken, her hangi bir hataya ve parsel kaybına sebebiyet verdirilmemesi için ifraz krokileri ile ifraz sonrası oluşturulan tapu kayıtları birlikte değerlendirilir.
Sınırları belirlenen taşınmazlar için, sınırlandırma ve ölçü krokisi düzenlenir.
Kadastro teknisyenleri, sınırlandırmasını yaptıkları taşınmazların, muhtar ve bilirkişiler ile hazır bulunan ilgililerinden (Taşınmazı tasarrufunda bulunduran kişiler ile  aynı taşınmaz üzerinde hak iddia eden kişiler) ve varsa tanıklığına başvurdukları kişilerden alacakları bilgileri değerlendirmek suretiyle hukuksal durumlarını belirleyerek, bu bilgileri ve kendi düşüncelerini her taşınmaz için ayrı ayrı düzenleyecekleri kadastro tutanağının edinme sebebi sütununa yazarlar.
Uygulaması yapılan tapu kayıtları üzerinde, vakıf ilişiği, ipotek, haciz, ihtiyati tedbir ve irtifak hakkı gibi ayni ve şahsi haklar ile takyitler varsa bunlar da kadastro tutanağının ilgili sütunlarına yazılır.
Düzenlenen kadastro tutanakları, muhtar ve bilirkişilerle birlikte, varsa bilgi ve tanıklığına başvurulan kimseler ve kadastro teknisyenlerince imzalanır. Ayrıca, edinme sebebi sütununda yapılan açıklamanın bittiği yere tarih konur ve boş satır bırakılmaksızın muhtar ve bilirkişiler tarafından kendi el yazılarıyla okudum ibaresi yazılarak imzalanır.
Taşınmazların sınırlarının ve mülkiyetinin belirlenmesinde kadastro teknisyenleri arasında görüş ayrılığı çıkarsa, anlaşmazlığın nedeni kadastro tutanağında açıklanır. Ayrıca anlaşmazlık sınıra yönelik ise anlaşmazlık bulunan sınırlar paftasında mürekkeplenmez ve yüzölçümü hesaplanmaz, anlaşmazlık mülkiyete yönelik ise taşınmazın maliki tayin edilmez ve anlaşmazlığın kadastro komisyonunda çözümlenmesi için kadastro tutanağı tanzim edildiği tarihten itibaren en geç 7 gün içinde kadastro müdürüne teslim edilir.
Taşınmaz üzerinde hak iddiasında bulunan kişilerce ibraz edilen kayıt ve belgelerin aynı kuvvet ve mahiyette olması halinde, kayıt ve belgelerin zemine uygunluğu ve zilyetlik durumu tutanakta açıklanmak suretiyle malik tayini yapılmaz ve tutanak komisyonda görüşülmek üzere 7 gün içinde kadastro müdürüne teslim edilir.
Çalışma alanı sınırı içinde veya bitişiğinde yada dışında toplu olarak bulunan taşınmazlardan kadastro tutanağı düzenlenmeyerek kadastro harici (tespit harici) bırakılan yerler için kadastroya tabi tutulması yönünde bir iddia vaki olursa, öncelikle, kadastro teknisyenlerince iddia konusu yerin bir başka çalışma alanı sınırı içerisinde veya kesinleşmiş orman tahdit sınırı içerisinde kalıp kalmadığı hususu araştırılır. Yapılacak araştırma sonucunda, taşınmazın bir başka çalışma alanı yada kesinleşmiş orman tahdit sınırı veya mera sınırı içerisinde kalmadığı anlaşılırsa sınırlandırılması yapılır ve ibraz edilen belgeler, muhtar ve bilirkişi beyanlarından da istifade edilmek suretiyle değerlendirilerek tespiti yapılır.
Bu şekilde yapılan tespite karşı ilgililerince itiraz edilmese dahi düzenlenen kadastro tutanağı ve eki belgeler kadastro komisyonunda incelenmek üzere kadastro müdürüne teslim edilir.
·        Davalı Taşınmazların Sınırlandırma ve Tespiti:
Kadastro tutanağı düzenlenmeden önce dava listeleri kontrol edilerek taşınmazın davalı olup olmadığı araştırılır. Dava listelerinde yer almamakla birlikte. hak iddiasında bulunan kişilerce veya bilirkişilerce taşınmazın davalı olduğu beyan edilirse bu husus mahkemeden sorulur.
— Dava mülkiyete yönelik ise; taşınmazın sınırlandırma, ölçü ve tersimatı yapılarak yüzölçümü hesaplanır. Tarafların iddiaları ve ibraz ettikleri belgeleri değerlendirilerek sonuçları kadastro tutanağının edinme sebebi sütununda açıklanır. Ancak, malik tayini yapılmaz.
— Dava sınır ve yüzölçümüne yönelik ise; tarafların iddiaları ve belgeleri değerlendirilerek taşınmazın maliki tayin edilir. Ancak, İhtilaflı sınırlar paftasında mürekkeplenmez ve yüzölçümü hesaplanmaz.
— Dava hem mülkiyete, hem de sınır ve yüzölçümüne yönelik ise; malik tayini yapılmaz, ihtilaflı sınırlar paftasında mürekkeplenmez ve yüzölçümü hesaplanmaz.
— Dava sınırlı ayni haklara, tapuya tescil veya şerh edilecek veyahut beyanlar hanesinde gösterilecek haklara yönelik ise; taşınmazın sınırları belirlenip, maliki tayin edilir.
Davanın konusu ile dosya numarası kadastro tutanağının edinme sebebi sütununda açıklanır. Ayrıca, davalı olan taşınmazlara ait kadastro tutanaklarının ön yüzünün sağ üst köşesine kırmızı kalemle ve dikkati çekecek şekilde "DAVALIDIR" sözcüğü ile Mahkemenin adı ve esas numarası yazılır.
Davalı taşınmazların kadastro tutanakları düzenlendiğinde, bu tutanaklar pafta örnekleri ile birlikte 7 gün içinde Kadastro Mahkemesine gönderilmek üzere kadastro müdürüne teslim edilir.
Davalı Tutanakların Kadastro Mahkemesine Devri : Kadastro teknisyenlerince kadastro müdürüne teslim edilen davalı taşınmazlara ait kadastro tutanakları ile eklerinin fotokopisi veya örnekleri çıkarılarak, asılları 7 gün içinde kadastro Mahkemesine gönderilir, ayrıca davanın görülmekte olduğu mahalli Hukuk Mahkemesine de dava konusu taşınmazın tespitinin yapılarak kadastro tutanağının kadastro mahkemesine gönderildiği hususunda bilgi verilir. Kadastro mahkemesine gönderilen davalı taşınmazlara ait kadastro tutanaklarının örneği, kadastro müdürü tarafından aslına uygunluğu tasdik edilerek ayrı bir dosyada saklanır. Çalışmaların tamamlanmasından sonra, bu dosya diğer evrakı müsbiteleriyle birlikte tapu sicil müdürlüğüne devredilir.
Dava Listeleri Kadastro Müdürlüğüne Gönderildikten Sonra Mahalli Hukuk Mahkemelerinde Açılan Davalar Hakkında Yapılacak İşler:
— Dava konusu taşınmaza ait kadastro tutanağı henüz düzenlenmemiş ise; Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda taşınmazın sınırlandırma ve tespiti yapılır.
— Dava, kadastro tutanağının düzenlenmesinden önce açılmış olmakla birlikte, tutanak düzenlendikten sonra kadastro müdürlüğüne bildirilmiş ise; kadastro teknisyenlerince malik sütunu kırmızı kalemle çizilir ve tutanağın uygun bir yerine şerh verilmek suretiyle tespit davalı hale getirilir.
— Kadastro tutanağının düzenlenmesinden sonra dava açılmış ise; tutanağın düzenlendiği tarihte kadastro mahkemesinin görevi başladığından, kadastro tutanağı üzerinde herhangi bir işlem yapılmaz ve davanın açıldığı hukuk mahkemesine açıklayıcı bir yazı ile kadastro tutanağının düzenlendiği hususunda ayrıntılı bilgi verilir.
            — Askı ilanı süresi içinde dava açılmış ise;askı ilan süresi içinde Kadastro Mahkemesinde dava açılabileceğinden, kadastro tutanağı üzerinde herhangi bir işlem yapılmaz ve dava konusu taşınmazın tespitinin yapılarak Kadastro Kanununun 11 inci maddesi uyarınca askı ilanına alındığı hususunda davanın açıldığı hukuk mahkemesine ayrıntılı bilgi verilir.
— Kadastro tespitinden önce davalı olduğu halde, tespit davasız olarak yapılmış ve askı ilanı sonucu da kadastro tutanağı kesinleştirilmiş ise;
Taşınmazın henüz tapu kütüğüne tescili yapılmamış ise tutanak davalı hale getirilir. Tapu kütüğüne tescil edilmiş ise tapu kütüğünün beyanlar hanesine, tespitin davalı olması nedeniyle kesinleşmediği yazılır. Taşınmazın tapu kütüğüne tescilini müteakip el değiştirmiş ise hiç bir işlem yapılmadan ilgililerine mahkemeye başvurmaları gerektiği hususu tebliğ edilir.
-- Davalı Taşınmazların İhtilafsız Kısmının Ayrılması: Kadastro Mahkemesinde sınır uyuşmazlığı nedeniyle açılmış davalarda, ilgililerin talebi üzerine dava konusu taşınmazın ihtilaf dışında kalan kısmının 3402 sayılı Kanunun 30 uncu maddesi gereğince mahkemece ayrılabilir. Mahkeme, ayırma işlemini yapmak üzere kadastro müdürlüğünden talepte bulunur. Kadastro Müdürlüğü bu ayırma işleminin imara uygunluğunu yetkili mercilerden (il idare kurulu veya belediye encümeni) sağladıktan sonra (Şayet mahkemece bu husus yetkili mercilerden sorulmuş ve imara uygunluğu bildirilmiş ise, kadastro müdürlüğünce ayrıca yazışma yapılmasına gerek yoktur.) ayırımı yapar ve sonucunu mahkemeye iletir. Mahkemenin bildirisi üzerine ihtilafsız kısma son parsel numarası verilerek tescili yapılır. Şayet, taşınmazın bulunduğu yere göre İl İdare Kurulu veya Belediye Encümenince ayırma işleminin imara uygun olmadığı yolunda karar verilirse ayırma yapılmaz ve sonucundan kadastro mahkemesine bilgi verilir.
·        Kimlik Tespiti;
Taşınmaz maliklerinin kimlik tespitinde, muhtar ve bilirkişi beyanlarıyla yetinilmeyip, tespit malikinin nüfus cüzdanından, nüfus cüzdanı yoksa nüfus idaresinden alınacak nüfus kayıt örneğinden, yada varsa köy nüfus defterindeki bilgilerden, bunlarda temin edilemezse, tapulu taşınmazlarda tapu kaydı ve bu kayıtlara ait evrakı müspitelerdeki bilgilerden, tapusuz taşınmazlarda emlak vergisi beyan kayıtlarından veya kişinin o çalışma alanı içerisinde başkaca tapulu taşınmazı varsa bu kayıtlardaki bilgilerden yararlanılır.
Nüfus cüzdanı veya nüfus idaresince verilen nüfus kaydına göre kimlik tespiti yapılması halinde bunların örnekleri ilgili sütununa işlenmek suretiyle kadastro tutanağına eklenir.
Yapılacak bu araştırmalara rağmen tespit malikinin kimlik bilgilerine ulaşılamaması halinde, yapılan araştırma ve sonuçlarının kadastro tutanağının edinme sebebi sütununda açıklanmak suretiyle, tespit malikinin sadece baba adı ile adı ve soyadının bilirkişi beyanına göre belirlenmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
·        Kat İrtifakına Konu Taşınmazların Tespiti;
 Zabıt kaydı üzerinde kat irtifakı tesis edilmiş taşınmazların tespiti yapılırken, o taşınmaza ait zabıt kaydı ve evrakı müsbiteleri incelenip, kadastro tutanağının edinme sebebi sütununda maliklerin mülkiyet hisseleri ile hangi bağımsız bölümün kimlere ait olduğu ve bunlara ayrılan arsa paylarının neler olduğu açıklanır. Ayrıca, kadastro tutanağının "İrtifak hakları ve Gayrimenkul Mükellefiyetleri" sütununda kat irtifakına konu bağımsız bölümlerin kimlere ait olduğu ve arsa payları yazılır. Tutanağın mülkiyet sütununda ise arsa payları belirtilmeksizin sadece maliklerin mülkiyet payları yazılır.
Askı ilanı sonucu tespit kesinleştiğinde, o parsele ait tapu kütük sayfasına tescil yapıldıktan sonra, TKGM. nün 3/Eylül/1997 tarih 1997/10 (1536) sayılı genelgesi uyarınca kat irtifakının "KAT MÜLKİYETİ KÜTÜĞÜNE" taşınması gerekmektedir.
·        Kat Mülkiyetine Konu Taşınmazların Tespiti;
Ana gayrimenkul için kadastro tutanağı düzenlenerek bu tutanakta hangi bağımsız bölümlerin kimlere ait olduğu, bunların arsa payları ile mülkiyet paylarının neler olduğu ve edinme şekilleri açıklandıktan sonra her bağımsız bölüm için ayrıca birer kadastro tutanağı düzenlenir. Bu tutanakların ada ve parsel numaralarının yazıldığı sütunlarda, ada numarası aynen, parsel numarası ise bağımsız bölüm numarası ile taksimli olarak yazılır. (Örnek: ana gayrimenkul 114 ada 5 parsel ise, 114 ada 5/1, 2, 3, ...14 parsel şeklinde) Bağımsız bölümler için düzenlenen kadastro tutanağında sadece o bağımsız bölüme ilişkin bilgiler yazılır ve bağımsız bölümlere ilişkin tutanaklar ana gayrimenkul için düzenlenen kadastro tutanağına eklenir.
Askı ilanında, kat mülkiyetine konu bağımsız bölümler ayrı ayrı yazılarak ilana alınır. Tescil aşamasında öncelikle ana gayrimenkulün tapu kütüğüne tescili yapılır ve bu sayfa usulünce kapatılarak bağımsız bölümler kat mülkiyeti kütüğüne tescil edilir.
·        Ormanların Sınırlandırılması; 
3402 sayılı Kadastro Kanununun, 5304 Sayılı Kanunun 3 üncü maddesi ile değişik 4, 5 ve 6 ncı fıkraları, “Çalışma alanında orman bulunması ve 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosuna başlanılmamış olması halinde, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde her çeşit taşınmazların ormanlarla müşterek sınırlarının tayini ve tespiti kadastro ekibi tarafından yapılır. Ancak, bu çalışmalarda kadastro ekibine, Orman Genel Müdürlüğü taşra teşkilâtınca görevlendirilecek en az bir orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi ile tarım müdürlüklerince görevlendirilecek bir ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisinin bildirimden itibaren yedi gün içerisinde iştirak ettirilmesi zorunludur. Bu çalışmalara muhtar ve bilirkişilerin katılmaması halinde çalışmalar re’sen devam ettirilir.”
“Ormanla ilgili yapılan itirazların incelenmesinde kadastro komisyonuna da itiraza konu tespitlerde görev almayan Orman Genel Müdürlüğü taşra teşkilâtınca görevlendirilecek bir orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi ile tarım müdürlüklerince görevlendirilecek bir ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisi iştirak ettirilmesi zorunludur.”
“Çalışma alanındaki ormanların bu ekipçe sınırlandırma ve tespitleri yapılarak otuz günlük kısmî ilâna alınır. Bu alanlarda orman kadastrosu yapılmış sayılır.”
“Orman kadastrosu kesinleşmiş yerlerde bu sınırlara aynen uyulur.”
Hükmünü içermektedir.
Ayrıca, “Taşınmaz Malların Sınırlandırma, Tespit ve Kontrol İşleri Hakkındaki Yönetmelik” in 17 nci maddesinde ve 30.12.2005 tarihli ve 2005/22 sayılı “Ormanların kadastrosu ve tescili konulu” genelgede, çalışma alanı sınırı içinde kalan ormanlara ilişkin uygulamalar ayrıntılı olarak düzenlemiştir.
Buna göre; yıllık çalışma programları onaylandıktan sonra, kadastro müdürlüklerince, mahalli orman kuruluşuna yazılacak bir yazı ile; çalışma alanı sınırı içinde orman varsa, bunların 6831 sayılı Orman Kanunu hükümleri uyarınca kadastroya tabi tutulup tutulmadığı, tutulmuş ise kesinleşmiş orman tahdit haritaları ile tutanaklarının gönderilmesi, kesinleşmiş orman tahdidi yoksa, 6831 sayılı Kanun kapsamında orman kadastro çalışmalarına başlanıp da halen devam eden yerlerin bulunup bulunmadığının bildirilmesi istenir.
 
— Orman Kadastrosu Kesinleşmiş Yerlerde Uygulama;
3402 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin son fıkrası “Tapuya tescil edilmiş ormanlardan, haritaları teknik mevzuata uygun olanlar aynen, diğerleri ise teknik mevzuata uygun hale getirildikten sonra tapu kütüğüne aktarılır.” hükmündedir.
Bu nedenle, 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre kadastrosu kesinleşmiş ormanlar ile aynı Kanunun 2/A veya 2/B maddeleri uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılmış ve çıkarma işlemi kesinleşmiş yerlerin, kadastrodan önce tapuya tescili yapılmış olsun veya olmasın, orman haritaları, 3402 sayılı Kanunun 4 üncü maddesine göre  oluşan kadastro ekibince teknik mevzuata uygun hale getirilerek yüzölçümü hesaplanır. Bu çalışmalarda kontrolün de aynı zamanda yapılarak zaman kaybına neden olunmaması için, 30.12.2005 tarihli ve 2005/22 sayılı genelge uyarınca çalışmalara kontrol mühendisinin de iştirak ettirilmesi gerekmektedir. Çalışma sonucunda bir zabıt düzenlenir ve bu zabıt ekip görevlileri ile birlikte kontrol mühendisi tarafından imzalanır.
Haritaları yürürlükteki teknik mevzuata uygun olduğu tespit edilen veya uygunluğu sağlanan, 6831 sayılı Kanuna göre orman kadastrosu kesinleşmiş ormanlar ile aynı Kanunun 2/A veya 2/B maddeleri uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılmış alanlar bulunduğu adanın son parsel numarası altında tapu kütüğüne tescilleri yapılır. Bunların daha önce zabıt defterine tescilleri yapılmışsa tapu kütüğü ile zabıt defterindeki kayıtları arasında münakalesi sağlanır. 
Kadastro çalışmaları sırasında, kadastrosu kesinleşmiş ormanlar ile 2/A veya 2/B alanlarının, bitişiğinde bulunan gerçek veya tüzel kişilere ait taşınmazlarla olan müşterek sınırının tespitinde, kesinleşmiş ve teknik mevzuata uygun olduğu tespit edilmiş veya uygunluğu sağlanmış orman haritalarındaki sınırları esas alınır.
Kadastrosu kesinleşmiş ormanlar ile 6831 sayılı Kanunun 2/A veya 2/B maddeleri uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarma işlemi kesinleşmiş alanlar yeniden kadastroya tabi tutulmayacağından, bu yerler için kadastro tutanağı tanzim edilmez ve bu sınırlar içerisindeki mülkiyet iddiaları da dikkate alınmaz.
Orman, ada birleşmelerine neden oluyorsa, (Devlet Demiryolları güzergâhlarında olduğu gibi) müstakil bir ada numarası altında tescili yapılır.
— Orman Kadastrosu Kesinleşmemiş Yerlerde Uygulama;
1) Kadastro Çalışmalarından önce 6831 Sayılı Kanuna Göre Orman Kadastrosuna Başlanılmış Olup da Çalışmalar Halen Devam Ediyorsa:
3402 sayılı Kanunun Geçici 7 nci maddesi “Bu Kanuna göre yapılacak çalışmalardan önce 6831 sayılı Orman Kanununa göre başlanan orman kadastrosu, orman kadastro komisyonlarınca sonuçlandırılır.” hükmünde olduğundan, 3402 sayılı Kanuna göre kadastroya açılan çalışma alanlarında, kadastro çalışmalarına başlanmadan önce, 6831 sayılı Kanuna göre orman  kadastrosu çalışmalarına başlanılmış ve halen çalışmalar devam ediyorsa, bu çalışmaların orman kadastro komisyonlarınca sonuçlandırılması gerektiğinden, kadastro ekibince ormanla ilgisi bulunmayan alanlarda kadastro çalışması yapılır.
Orman kadastro komisyonunca yapılan çalışmalar, askı ilanı sonucu kesinleştirilerek tescil için idaremize gönderilmesi halinde, ormanın yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda tapu kütüğüne tescili yapılır.
Ormanın kadastro çalışmaları sonuçlandırılmadıkça, ormanla ilgisi bulunmayan alanlarda yapılan çalışmalar tamamlansa dahi, çalışma alanında ölçülecek taşınmaz kalmadığına ilişkin tutanak düzenlenmez ve bu tutanağın düzenlenmesi için orman kadastro komisyonunca yapılan çalışmalarının sonuçlandırılması beklenir.
 6831 sayılı Kanuna göre yapılan çalışmaların, 3402 sayılı Kanuna göre yapılan çalışmaların devamı sırasında bitirilememesi ve ormanla ilgisi bulunmayan alanların da kadastrosunun tamamlanması halinde, ormanla ilgisi olmadığından kadastrosu tamamlanan bu alanların Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünden izin alınmaksızın “ada bazında” kısmi olarak askı ilanına alınmasında bir sakınca bulunmamaktadır.
6831 sayılı Kanuna göre yapılan çalışmalar kesinleştiğinde, orman ile kısmi olarak askı ilanına alınan yerler arasında kadastroya tabi tutulmamış (tampon) alanların bulunması halinde, öncelikle bu yerlerin kadastrosu tamamlanmalı ve bundan sonra çalışma alanı içinde kadastrosu yapılmayan taşınmaz kalmadığına, sınırlandırma ve tespit işlemlerinin tamamlandığına ilişkin tutanak düzenlenmelidir.
2) Kadastro Çalışmalarından Önce 6831 sayılı Kanuna göre Orman Kadastrosuna Başlanılmamış İse:
5304 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun4 üncü maddesinin üçüncü fıkrası,Çalışma alanında orman bulunması ve 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosuna başlanılmamış olması halinde, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırlarının tayini  ve tespiti kadastro ekibi tarafından yapılır. Ancak, bu çalışmalarda kadastro ekibine, Orman Genel Müdürlüğü taşra teşkilâtınca görevlendirilecek en az bir orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi ile tarım müdürlüklerince görevlendirilecek bir ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisinin bildirimden itibaren yedi gün içerisinde iştirak ettirilmesi zorunludur. Bu çalışmalara muhtar ve bilirkişilerin katılmaması halinde çalışmalar re’sen devam ettirilir.” Hükmündedir.
Buna göre; kadastroya açılan çalışma alanı sınırı içinde bulunan ormanların, 6831 sayılı Orman Kanunu hükümlerine göre orman kadastrosu kesinleşmemiş ve orman kadastro komisyonlarınca da henüz çalışmalara başlanmamış ise; bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmazların ormanlarla müşterek sınırlarının tayini ve tespiti, Orman Genel Müdürlüğü taşra teşkilâtınca görevlendirilecek en az  bir orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi ile tarım müdürlüklerince görevlendirilecek bir ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisinin iştirak ettirildiği kadastro ekibi tarafından yapılacağından, bu çalışmalarda görevli kadastro ekibine eleman iştirak ettirilmesi için kadastro müdürü tarafından çalışmalara başlanılmadan ez az yedi gün önce mahalli orman ve tarım kuruluşlarına yazılacak birer yazı ile bildirimde bulunulur.
Bu şekilde oluşturulacak kadastro ekibi tarafından, çalışma alanı sınırı içerisinde kalan ormanların, bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmazla olan müşterek sınırları belirlenir. Sınırları belirlenen her orman parseli için birer kadastro tutanağı düzenlenir. Düzenlenen tutanaklar, muhtar ve bilirkişilerle varsa düşünce ve tanıklığına başvurulan kişilerle birlikte kadastro teknisyenleri, orman ve tarım kuruluşu görevlilerince imzalanır. Ayrıca, muhtar ve bilirkişilere (edinme sebebinin bittiği yerde ve boş satır bırakmadan) kendi el yazıları ile "Okudum" ibaresi yazdırıldıktan sonra imza ettirilir.
Ormanın sınırları; kadastro ekibinde görevli orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi ile ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisinin toprak yapısı ve ağaç çeşitliliği etütleri ile ormana ilişkin bilgi ve belgeler ve ayrıca tapu ve vergi kayıtlarının birlikte değerlendirilmesi suretiyle tespit edilmesi gerekir.
Ormanın sınırlandırma ve tespiti sırasında, kadastro ekibinde görev alan orman ve tarım kuruluşları görevlileri ile kadastro teknisyenleri arasında görüş ayrılığı çıkması durumunda, anlaşmazlığın nedeni gerekçeli olarak kadastro tutanağında açıklanır. Ayrıca, anlaşmazlık bulunan sınırlar paftasında mürekkeplenmez ve yüzölçümü hesaplanmaz. Anlaşmazlığın kadastro komisyonunda çözümlenmesi için kadastro tutanağı tanzim edildiği tarihten itibaren en geç 7 gün içinde kadastro müdürüne teslim edilir.
Ormanla ilgili çalışmalara, muhtar ve bilirkişilerin herhangi bir gerekçe ile katılmamaları halinde, çalışmalara bunların yokluklarında re’sen devam edilir. Katılmama nedenleri ise kadastro tutanağının edinme sebebinde gerekçeli olarak açıklanıp, kadastro tutanağı ile diğer ilgili belgelerdeki muhtar ve bilirkişilere ait imza bölümlerine “çalışmalara katılmadı” ibaresi yazılır ve imzaları alınmaz.
İtiraz; Ormanların sınırlandırma ve tespitine, orman parseli için kadastro tutanağının düzenlendiği tarihten çalışma alanında ölçülecek orman parseli kalmadığına ilişkin tutanağın düzenlendiği tarihe kadar itiraz edilebilir. İtiraza konu orman parsellerine ait kadastro tutanakları yedi günlük süre içerisinde kadastro komisyonuna intikal ettirilmek üzere kadastro müdürüne teslim edilir.
Ormanla ilgili itirazların incelenmesi sırasında, kadastro komisyonuna, itiraza konu parsellerin sınırlandırma ve tespitinde görev almamış orman idaresince görevlendirilecek bir orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi ile tarım müdürlüklerince görevlendirilecek bir ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisi iştirak ettirilir. Aynı orman parseli için birden fazla itiraz bulunması halinde, kadastro komisyonu bu itirazların tümünü birlikte inceler. İnceleme sırasında; itiraza konu yerlerin, hükmi şahsiyete haiz amme müesseselerine ait orman veya hususi orman ya da özel mülkiyete konu olabilecek kültür arazisi olmasına rağmen Devlet ormanı olarak orman sınırı içine alındığı tespit edilirse, Devlet ormanının sınırı bu duruma uygun hale getirilerek sınırlandırması düzeltilir. Düzeltme sonucu hükmi şahsiyete haiz amme müesseselerine ait ormanlar ile hususi ormanlar ayrı bir parsel olarak sınırlandırılıp hak sahipleri adına tespit edilir. Özel mülkiyete konu kültür arazisi nitelikli yerler ise orman sınırı dışında bırakılır. Yapılan inceleme ile sonuçları kadastro komisyon tutanağında açıklanır.
Çalışma alanındaki ormanların, bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmazlarla olan müşterek sınırları da belirlenmek suretiyle sınırlandırma ve tespitleri tamamlandığında, ekip görevlilerince çalışma alanında ölçülecek orman parseli kalmadığına ilişkin tutanak düzenlenir. Orman parselleri bu tutanak tarihinden itibaren on gün içinde Genel Müdürlükten izin alınmaksızın otuz günlük askı ilanına alınır. Askı ilanı sırasında, sınırlandırma ve tespitlerine dava açılmayan orman parsellerine ait kadastro tutanakları kesinleştirilerek, üç aylık süre içerisinde o çalışma alanı için açılacak tapu kütüklerine tescilleri yapılır.
Ormanın içerisinde olup da orman niteliğinde bulunmaması nedeniyle orman sınırı dışında bırakılan taşınmazlar ile ormana bitişik bulunan kültür arazisi nitelikli taşınmazlar, orman için yapılan askı ilanı sonuçlarına göre kadastroya tabi tutulur.
Ormanların kadastrosu kesinleşmekle sınırları sabit hale gelir. Bu sınırlara bitişik gerçek ve tüzel kişilere ait taşınmazlara uygulanan tapu kayıtları ile 3402 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde sayılan belgelerin kapsamları belirlenirken,  taşınmaz orman sınırına kadar tasarruf ediliyor ve bu sınırda başkaca (orman dışında) zilyetlikle iktisabı mümkün olmayan yerler de yoksa  kaydın miktarına değil zeminde fiilen kullanılan sınırlara itibar edilir.
Askı ilan süresi içinde ormanın sınırlandırma ve tespitine dava açılması durumunda, ormanın kadastrosu ve davaya konu edilen sınırları kesinleşmez. Bu nedenle, ormana bitişik taşınmazların tespitine başlanmadan önce davanın hangi amaçla ve orman parselinin neresine yönelik olarak açıldığı hususunun araştırılması gerekir. 
Davanın orman parselinin sınırına yönelik olması durumunda, sadece dava konusu sınıra bitişik gerçek veya tüzel kişilere ait taşınmazların ormanla müşterek sınırları davalı bırakılır ve kadastro tutanakları düzenlendikten sonra tasdikli birer örnekleri müdürlükte bırakılmak suretiyle asılları ve pafta örneği dava dosyasına eklenmek üzere açıklayıcı bir yazı ile kadastro mahkemesine intikal ettirilir.
Dava konusunun orman parseli içerisinde kalan bir yere yönelik olduğu ve dış sınırlarıyla bir ilgisinin bulunmadığı anlaşılırsa, orman parseline bitişik gerçek veya tüzel kişilere ait taşınmazların ormanla müşterek sınırları davalı bırakılmaz.
Her hangi bir nedenle ormanla ilgili çalışmalar yapılamaz ise, çalışmalara ormanla ilgisi bulunmayan alanlarda devam edilir. Ormanla ilgisi bulunmayan alanlarda yapılan çalışmalar Genel Müdürlükten izin alınmak suretiyle kısmi olarak askı ilanına alınabilir. Bilahare, ormanla ilgili çalışmalar tamamlandığında, orman ile kısmi askı olarak ilana alınan yerler arasında kalan tampon alanların kadastrosu tamamlanır.
3) 3402 sayılı Kanunda Değişiklik Yapan 5304 sayılı Kanunun Yürürlük Tarihinden Önce Kadastroya Açılmış Olup da Halen Kadastrosu Devam Eden Çalışma Alanlarında Uygulama:
5304 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 03.03.2005 tarihinden önce, orman idaresince 3402 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi uyarınca düzenlenip kesinleştirilmeden kadastro müdürlüğüne gönderilen orman  harita ve tutanaklarına göre ya da re’sen kadastro teknisyenliğince sınırlandırma ve tespiti yapılmış olan orman ve 2/B alanlarının sınırlandırma ve tespitleri aynen korunacaktır. Ancak, bu sınırlandırma ve tespitlere yapılacak itirazlar, orman yüksek mühendisi veya orman mühendisi ile ziraat yüksek mühendisi veya ziraat mühendisinin iştirak ettirildiği kadastro komisyonunca yürürlükteki mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılır.
·        Bilirkişi Beyanları Yeterli Görülmediği Takdirde Yapılacak İşlem:
Kadastro teknisyenleri, sınırlandırma ve tespitini yapacakları taşınmazlarla ilgili olarak muhtar ve bilirkişilerden aldıkları bilgi ve beyanlar ile  bir sonuca varamazlarsa, nedeni kadastro tutanağının edinme sebebi sütununda açıklanmak suretiyle tahkikatı genişleterek o taşınmaza sınır bulunan diğer taşınmazların malikleri ile hazır bulunan diğer kimselerin bilgi ve beyanlarına başvurarak, varacakları kanaat doğrultusunda taşınmazın sınırlarını ve gerçek hak sahibini tespit etmekle yükümlüdürler.
Muhtar ve bilirkişilerin bilgi ve beyanlarına aykırı olarak yapılacak tespitlerin mutlaka bir kayıt veya belgeye dayandırılması gerekmektedir.
Muhtar ve bilirkişiler, kendi bilgi ve beyanları dışında yapılan tespitlere muhalif kalırlarsa, muhalif kalma nedenleri kadastro tutanağının edinme sebebi bölümünde etraflıca açıklanır. Şayet, bilgi ve beyanları dışında yapılan tespit nedeniyle kadastro tutanağını imzalamaktan kaçınırlarsa, kadastro teknisyenlerince bu husus tutanağın edinme sebebi sütununun uygun bir yerine yazılarak tespit sırasında hazır bulunan diğer kişilerle birlikte imzalanır. Bu durumda da tutanak tekemmül etmiş sayılır.
Ancak, edinme sebebi ile tutanağa sonradan verilecek şerh arasında çelişki doğmaması için, tespit öncesinde, değerlendirmeye alınacak belgelerin uygunluğu ile mülkiyet bilgileri muhtar ve bilirkişilerle birlikte değerlendirilerek onların tespite ilişkin görüşleri alınmalıdır. Ayrıca, muhtar ve bilirkişilerin sonradan görüş değiştirilmelerinin önlenmesi amacıyla kadastro tutanakları düzenlendikten sonra hemen imzalatılmalıdır. (Madde:7, Yönetmelik 47/D madde:5)
KONTROL: (Madde:
Kadastro müdürü, kadastroya açılan çalışma alanları için kontrol planı yaparak, çalışma alanının kontrolünden sorumlu mühendis ve kontrol memurlarını belirler. Ayrıca, kadastro müdürü çalışmaların her aşamasında bizzat veya müdür yardımcısı, kontrol mühendisi, kontrol memurları veya kadastro üyesi aracılığıyla denetim yaparak gerekli gördüğü önlemleri almakla yükümlüdür.
 Kontrol elemanları tarafından kadastro tutanağı ve bunları tamamlayan belgeler üzerinde ve gerektiğinde arazide inceleme yapılır. İnceleme sonucu tespit edilecek teknik, idarî ve hukukî noksan ve yanlışlıklar kadastro ekibine tamamlattırılır veya düzelttirilir.
Yapılacak düzeltme işlemi (sınır, yüzölçümü ve mülkiyet değişikliği gibi) ilgililerin haklarını etkilemekte ise, tutanak üzerinde her hangi bir düzeltme yapılmaz ve ekleriyle birlikte kadastro komisyonuna intikal ettirilir.
Sınırlandırma ve tespit aşamasında, kontrol mühendisi, mühendis ve kontrol memurları ilekadastro teknisyenleri arasında görüş ayrılığı çıkarsa, görüş ayrılığının nedenleri kadastro tutanağında açıklanıp, görüş ayrılığı sınıra yönelik ise yüzölçümü hesaplanmadan, mülkiyete yönelik ise malik tayini yapılmadan düzenlenecek tutanak komisyona intikal ettirilir.
 
Kadastro müdürlüğünce, kadastro ekibinin çalışma alanındaki işinin bittiği tarihe kadar yaptırılacak inceleme ve denetimler sonucunda tespit edilecek noksan ve yanlışlıklar hakkında da yukarıdaki fıkralara göre işlem yapılır.
5304 sayılı Kanunla, 3402 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde yapılan değişiklik ile Kadastro Müdürlüğünce yaptırılacak inceleme ve denetimler sonucu tespit edilecek noksan ve yanlışlıkların da, kadastro komisyonuna intikal ettirilerek giderilmesine imkân sağlanmıştır.
 
KADASTRO TUTANAĞININ TANZİMİNDE DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR:
a)Bütün sütunlarındaki bilgiler, siyah veya mavi mürekkepli kalemle veya daktiloyla ya da elektronik ortamda doldurulur. Elektronik ortamda doldurma işlemi, mevcut stok numaralı belgelerin format ve şekil düzeninde yapılır.
b) Tutanaklar üzerinde silinti, kazıntı ve satır aralarında çıkıntı yapılmamalıdır.
c) Tutanağın edinme sebebi sütununda hatalı yazılan kelimelerin üzeri aynı kalem veya daktilo ile (altı okunacak şekilde) tek çizgi olarak çizilip, yanına kaç kelime çizilmiş ise parantez içinde yazılmak suretiyle yazıma devam edilmelidir.
d) Kadastro tutanağının tanziminde sütunlarının yetersiz kalması halinde, kâğıt yapıştırmak veya ilgisi olmayan sütuna yazmak suretiyle ilave yapılmaması, yetersiz kalan sütunlar için ilave kadastro tutanağı kullanılmalı ve tutanaklar arasında irtibat kurulup, bütün tutanaklar ekip görevlilerince imzalanmalıdır.
 
TUTANAKLAR ÜZERİNDE YAPILABİLECEK DEĞİŞİKLİKLER:
a) İlgililerin haklarını etkilemeyecek adi yazım hataları ile eksiklikler;
 Kadastro tutanağının edinme sebebi sütununda tutanağın tanzim tarihinden sonra gerek kadastro teknisyenlerince ve gerekse kontrol elemanlarınca farkına varılan, ilgililerin haklarını etkilemeyen adi yazım hataları ile eksiklikler, aynı sütunun altındaki boşluk kısımda açıklanmak suretiyle giderilir ve bu açıklamanın altı tutanakta imzaları bulunan kadastro teknisyenleri, muhtar ve bilirkişilerce imzalanır.
Kadastro tutanağının edinme sebebi dışındaki diğer sütunlarında yapılacak düzeltmelerin kadastro teknisyenlerince imzalanması yeterli olup, ayrıca muhtar ve bilirkişilere imzalatılmasına gerek bulunmamaktadır.
b) Adına tespit yapılan kimse tarafından taşınmazın tapuda bir başka kişiye devir ve temlik edilmesi;
Kadastro tutanağı tanzim edildikten sonra, tapu kaydına göre adına tespit yapılan kişinin taşınmazı tapuda bir başka kişiye satması halinde, bu satış işlemi sonucu düzenlenen tapu senedi teknisyenliğe geldiğinde; öncelikle tapu kaydı çalışma alanı kayıt defterine işlenerek geldi kaydı ile aralarında irtibat kurulur. Ayrıca, kadastro tutanağının mülkiyet tablosundaki eski malikin (satışı yapan kişinin) adı-soyadı yazılı satır kırmızı mürekkepli dolma kalemle ve tek çizgi halinde çizilir ve üstüne yeni tapu kaydındaki tarih ve yevmiye numarası, altındaki boş satıra ise, yeni malike ait bilgiler yazılır. Ayrıca, tutanağın mülkiyet tablosunda yapılan bu değişikliğin nedeni edinme sebebi sütununda açıklanıp altı imzalanmalıdır. Tapu kaydı, ilgili sütununa işlenmek suretiyle tutanağı eklenir.
c) Taşınmazın tespiti yapıldıktan sonra, tapu sicil müdürlüğünde o taşınmaza uygulanan kayıt üzerinde ayni veya şahsi hak tesis edilmesi veya takyit konması;
Bu durumda, tapu kaydı üzerine tesis edilen bu haklar ve ihtiyati tedbir, öncelikle çalışma alanı kayıt defterindeki kaydına işlenmeli ve tutanağının ilgili sütununa yazılmalıdır.
d) Taşınmaz kadastro öncesi davalı olmasına rağmen, herhangi bir nedenle davasız olarak tespiti yapılmışsa;
Bu durumda, tutanağın edinme sebebi sütununa kadastro ekibince şerh verilmek suretiyle tespit davalı hale getirilmeli ve şerhin altı ekip görevlilerince imzalanmalıdır.
Kadastro tutanağı düzenlenip ekip görevlilerince imzalandıktan sonra, yukarıda belirtilen açıklamalar dışında, taşınmazların mülkiyetinde, tespit maliklerinin hisselerinde, sınır ve yüzölçümünde meydana getirilmiş olan hataların kadastro ekibince bu tutanaklara şerh vermek suretiyle giderilmesi mümkün değildir. Bu durumda, hatadan etkilenen gerçek veya tüzel kişilerin itirazları sağlanmak veya kontrol memurlarınca kontrol defterine yazılmak suretiyle kadastro tutanağı ekleriyle birlikte komisyona intikal ettirilmek üzere kadastro müdürüne teslim edilmelidir.
 
 
  merhaba arkadaşlar ben ali gaziosmanpaşa üniversitesinde harita ve kadastro bölümünde okuyorum .elimde bulunan harita ve kadastro bilgilerini isiznle paylaşıyorum elime sonraki günlerde geçen bilgileride sizlerle paylaşacağım .sitemi ziyaret ettiğiniz için size çok teşekkür ederim  
Bugün 12 ziyaretçi (15 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol